hsgm resim 28Bulantı, boğazın arka tarafında ve midede hissedilen rahatsız edici bir duygudur ve kusmayla sonuçlanabilir.

Bulantıya tükürük salgısında artış, baş dönmesi, yutma güçlüğü, başını kaldıramama, vücut ısısında değişiklikler ve çarpıntı eşlik edebilir. Hastalar kusmayı genellikle çıkarma şeklinde tanımlarlar. Mide kaslarının güçlü kasılması ile içeriğinin ağza gelmesiyle sonuçlanan bir olaydır. Bulantı olabilir ya da olmayabilir. Kanserli hastalarda birçok nedenle bulantı ve kusma meydana gelebilir.

Bu nedenler:

  • Kanserin kendisi
  • Kanser tedavisi için kullanılan kemoterapi ve ışın tedavisi
  • Bazı ilaçlar (eş zamanlı özellikle ağrı tedavisinde kullanılan ilaçlar)
  • Bağırsak tıkanıklığı
  • Kabızlık
  • Vücuttaki sıvı kaybı
  • Kandaki kalsiyum seviyesinin yükselmesi
  • Böbrek ve karaciğer problemleri
  • Mide ülseri
  • Kanserin beyne sıçramış olması gibi sebepler belli başlı nedenlerdir.

Bu yazıda,  üzerinde duracağımız bulantı ve kusma, kemoterapiye bağlı ortaya çıkan bulantı ve kusmadır. Kemoterapiye bağlı oluşan bulantı ve kusma,  günlük yaşam aktivitelerini etkileyeceği gibi, devam edecek kemoterapilere de uyumu zorlaştırır. Bu nedenle  bulantı ve kusmanın önlenmesi ve tedavisi  çok önemlidir.

 Kontrol edilmeyen bulantı ve kusma şunlarla sonuçlanabilir:

  1. Vücutta kimyasal değişiklikler
  2. Bilinç değişiklikleri
  3. İştah kaybı
  4. Yetersiz beslenme
  5. Sıvı kaybı
  6. Yemek borusu yırtıkları
  7. Kemik kırıkları
  8. Ameliyat dikişlerinin açılması

Bulantı-kusmanın derecesini belirleyen etmenler:

  • İlaca bağlı özellikler
    • Kemoterapi ilacının türü
    • İlaçların dozları ve veriliş sıklıkları
    • Uygulama şekli (ağızdan, damardan)
  • Hastaya bağlı özellikler
    • Çocuklar, 50 yaş altı erişkinler, kadın cinsiyet
    • Alkol kullanımı
    • Taşıt tutma öyküsü
    • Geçmiş kemoterapi seanslarında bulantı-kusma için yetersiz tedavi almış olanlar
  • Sindirim sistemi, karaciğer, beyin kanserleri
  • Kabızlıkshutterstock 674213719
  • Böbrek hastalığı
  • Sıvı ve/veya elektrolit dengesizliği
  • Bazı ilaçlar (ağrı tedavisinde kullanılan opioidler gibi)
  • Enfeksiyonunun olması
  • Hastanın endişe ve kaygısının yüksek olması

Kanser tedavisi sonrası görülen bulantı ve kusma 4 şekilde ortaya çıkabilir:

  1. Akut (ani) mide bulantısı ve kusma, kemoterapiyi izleyen dakikalar veya saatler içinde ortaya çıkar. İlk 24 saat içerisinde kaybolur.
  2.  Gecikmeli bulantı ve kusma, tedaviden 24 saat sonra gerçekleşir. Sisplatin, karboplatin,
  3. siklofosfamid ve adriamisin  kullanıldığında sık karşılaşılır.
  4. Öğrenilmiş (şartlanmış,beklenti)  bulantı ve kusma:  Tedavi başlamadan önce, önceki tedavilere bir tepki olarak ortaya çıkar. Daha önce kemoterapi alan ve kemoterapi  sonrası bulantı-kusması olan hastada  yeni  kemoterapi almadan önce  bulantı ve kusma olmasıdır. Daha önce kemoterapi ilaçlarının alındığı odanın hatırlanması, koku, görüntüler, sesler, öğrenilmiş  bulantı ve  kusmayı  ortaya çıkarır. Alkollü  pamukla iğne yeri silindiği sırada bulantısı başlayan hastanın,  daha sonra alkol kokusu alması ile bulantısının başlaması öğrenilmiş bulantı-kusmaya örnektir.
  5. Kronik (müzmin) bulantı ve kusma: İleri evre kanser hastalarında aşağıdaki nedenlerle olabilir:
  • Beyin kanserlerinde beyine olan bası, kolon kanserleri, mide ülseri, sıvı kaybı, kandaki biyokimyasal değerlerin düşmesi veya yükselmesi, opioid veya antidepresan  gibi ilaçlar, ışın tedavisi.

Kemoterapi ilaçları yaptıkları bulantının derecesine göre sınıflandırılır. Bu sınıflandırma şöyledir;                              

 

Risk Derecesi

İlaçlar

Yüksek derecede bulantı yapanlar (Risk ˃%90 )

Adriamisin/siklofosfamid kombinasyonları (Adriamisin  veya

Epirubisin+ siklofosfamid)

Altretamin

Siklofosfamid > 1,500 mg/m

Karmustin > 250 mg/m

Sisplatin >50 mg/m

Dakarbazin

Mekloretamin

Prokarbazin (oral)

Streptozosin

Orta  derecede bulantı yapanlar (Risk %30- 90 )

Aldeslökin > 12-15 milyon unite

Amifostin > 300 mg/m

Arsenik trioksid

Azasitidin

Busulfan > 4 mg/gün

Karboplatin

Karmustin 250 mg/m

Sisplatin < 50 mg/m

Siklofosfamid 1,500 mg/m

Siklofosfamid (oral)

Sitarabin > 1 g/m

Daktinobisin

Daunorubisin

Doksorubisin

Epirubisin

Etoposid (oral)

Idarubisin

İfosfamid

Imatinib (oral)

Irinotekan

Lomustin

Melfalan > 50 mg/m

Metotreksat 250 - > 1,000

mg/m

Oksaliplatin > 75 mg/m

Temozolomid (oral)

Vinorelbin (oral)

Düşük  derecede bulantı yapanlar (Risk %10- 30 )

Amifostin 300 mg

Beksaroten

Kapesitabin

Sitarabin  100-200 mg/m

Dosetaksel

Doksorubisin (liposomal)

Etoposid

5-Fluorourasil

Gemsitabin

Metotreksat > 50 mg/m < 250

mg/m

Mitomisin

Mitoksantron

Paklitaksel

Paklitaksel-albumin

Pemetreksed

Topotekan

Minimal   derecede  bulantı yapanlar (Risk˂ %10)

Alemtuzumab

Alfa  Interferon

Asparaginaz

Bevasizumab

Bleomisin

Bortezomib

Busulfan

Klorambusil (oral)

Kladribin (2-

klorodeoksiadenozin)

Desitabin

Denilökin diftitoks

Dasatinib

Deksrazoksan

Erlotinib

Fludarabin

Gefitinib

Gemtuzumab ozogamisin

Hidroksiüre (oral)

Lenalidomid

Melfalan (oral)

Metotreksat 50 mg/m

Nelarabin

Pentostatin

Rituksimab

Sorafenib

Sunitinib

Talidomid

Tioguanin (oral)

Trastuzumab

Valrubisin

Vinblastin

Vinkristin

Vinorelbin

 

Bulantı ve kusmanın tedavisi:

1)İlaç tedavisi:  Kemoterapiye bağlı  bulantı ve kusmanın optimal kontrolünde ilaç  tedavisi  son derece önemlidir. Günümüzde bulantı ve kusmanın  önlenmesinde veya tedavisinde   kullanılan pek çok ilaç vardır. Bulantı ve kusmanın  tedavisi kadar  önlenmesi de önemlidir. Bu nedenle  kemoterapi öncesi bulantı ve kusma ilaçlarına başlanmalı ve  kemoterapi alınan süre boyunca devam edilmelidir. Bazı ilaçlar düzenli kullanılırken bazı ilaçlar gerektiğinde alınır. Ancak bulantı ilaçlarının günlük kullanımı çok uzun tedavilerde önerilmemektedir. İlaçlar ağızdan,   damardan, cilde yapıştırılarak, fitil şeklinde ya da  dil altına konularak  kullanılabilir. Ağızdan  alabilen hastalara ilaçları bu yolla vermek en kolay ve en uygun olanıdır.

Bulantı ve kusma ilacı başlanırken; kemoterapide kullanılan ilacın bulantı-kusma oluşturma düzeyi, hastanın daha önce  bulantı- kusması olduysa  kullandığı ilaçlar ve bu ilaçların  etkinliği göz önünde bulundurulmalıdır.

Kemoterapiye bağlı bulantı ve kusma tedavisinde kullanılan ilaç çeşitleri; shutterstock 276138311

Etken Madde

İlaç tipi

Droperidolhaloperidol, metklorpramid, proklorperazin  ve diğer  fenotiazinler

Dopamin  reseptör antagonistleri

Dolasetrongranisetronondansetronpalonosetron

Serotonin reseptör antagonistleri

Aprepitant

Substance P/NK-1 antagonistleri

Deksametazon. metilprednizolon, dronabinol

Kortikosteroidler

Dronabinol, nabilon

Kannabinoidler

Alprazolamlorazepammidazolam

Benzodiazepinler

Olanzapin

Antipisikotik /monoamin antagonistleri

 

2)İlaçsız tedavi:

Her ne kadar bulantı giderici ilaçlar tedavinin temelini oluştursa da önceden tahmin edilen bulantı ve kusma için başka tedaviler de denenebilir. Bu yöntemlerde,  ilaç kullanılmadan vücut ve beyin üzerine etki ile hasta rahatlatılmaya çalışılır. Bu uygulamalar  için  eğitimli ve tecrübeli terapistler gerekir. Bunlar yalnız başına ya da  bulantı giderici ilaçlarla birlikte uygulanabilir. Bu tekniklerin  etkinlikleri bilimsel olarak tartışmalıdır. Bu teknikler;

  • Akupunktur,
  • Hayal/düş kurma, dikkati başka yöne çekme
  • Müzik terapisi,
  • Hipnoz
  • Masaj
  • Psiko-eğitim desteği ve bilgi

Beslenme :  

  • Kemoterapi öncesi ve sırasında
    • Kemoterapi verileceği gün hastaların bir şeyler yemiş olması faydalıdır.
    • Birçok kemoterapi ayaktan verilebilmektedir. Birkaç dakikadan birkaç saate kadar süren kemoterapi uygulamaları vardır. Gerekirse hastalar kalacakları süreye göre yanlarında yiyecek hafif şeyler getirmelidir. Ancak kemoterapi sırasında bulantı kusma oluyorsa kemoterapi öncesi birkaç saat gıda almamak daha uygundur.
    • Tedavi alırken yorgunluk yakınması çok olmaktadır. Bunun için mümkün olduğunca dinlenmeli, sizi yoracak şeylerden kaçınmalı ve enerjik kalmanızı sağlayacak şekilde beslenmelisiniz.
  • Genel önlemler
    • Az ve sık yemek yenmelidir. (Üç öğünden ziyade, daha az daha sık yenmelidir. Ekstra kalori ve protein alınmalıdır. Hatta destekleyici beslenme ürünleri kullanılabilir.)
    • Küçük miktarlarda ve yavaş yemek yiyiniz.
    • Yiyecekleri yavaş ve etkili bir biçimde çiğneyiniz.
    • Eğer tedavinin yan etkileri yemenizi güçleştiriyorsa, yemeye çalışmak için kendinizi aşırı zorlamayınız. Az az ve sık sık hafif yiyecekler yemeye çalışınız. En çok canınızın çektiği yiyecekleri öncelikle deneyiniz. Tedavi süresince günden güne beslenmenizin düzeldiğini göreceksiniz.
    • Kendinizi iyi hissettiğinizde, iştahınız yerine geldiğinde düzenli yeme alışkanlıklarınıza devam ediniz. Canınızın istemediği yiyecekleri yemek için çaba sarf etmeyiniz, karnınız tokken yine de bir şeyler yemeye çalışmayınız, sadece vücudunuzun isteklerine kulak veriniz.
    • Kendinizi daha iyi hissettiğiniz saatlerde gereken besinleri almaya gayret ediniz. Birçok hasta kahvaltı saatlerinde kendilerini daha iştahlı ve iyi hissetmektedirler.
    • Gerekiyorsa bir diyet uzmanı ile birlikte çalışılmalıdır.
    • Yemek sırasında ve yemekten sonra etkileri ortaya çıkması için yemekten önce bulantı ilaçları alınmalıdır.
    • Sabah bulantı sorunu olduğunda, midenizi rahatsız etmeyecek yiyecek ve içecekler alınız. Kraker, tost ve tahıl gevrekleri gibi. (Ağız yarası ve ağız kuruluğunda uygun  değilir.)
    • Tatlı, kızartma ve yağlı yiyeceklerden uzak durulmalıdır.
    • Kafeinli ve gazlı içeceklerden uzak durulmalıdır.
    • Bulantınız varken kendinizi bir şeyler yemeye zorlamayınız.
    • Yemeklerle birlikte sıvı alımını azaltınız, çünkü sıvı midenizde şişkinliğe neden olarak yemek yemenize engel olabilir. Yemekler dışında bol bol sıvı almaya gayret ediniz (2–3 litre/gün).
    • Yemekleriniz soğuk ya da oda sıcaklığında olsun.
    • Bulantınız varsa yemek hazırlama işini mümkünse bir başkası yapsın.
    • Her kusmadan sonra ağız temizliğini ihmal etmeyiniz, bol suyla çalkalayınız, mümkünse dişlerinizi fırçalayınız.
    • Belinizi sıkmayacak giysiler giyiniz.
    • Yemeklerden sonra sessiz bir ortamda dinleniniz.
    • Yemek yedikten sonraki 2 saat sırt üstü yatmayınız.
    • Bulantı olduğu zaman derin ve yavaş nefes alma egzersizleri yapınız.
    • Yatakta yatarken kusarsanız, solunum yollarına kaçmaması için başınızı hemen yana çeviriniz.
  • Temiz havada kısa yürüyüşler yapabilirsiniz.
  • Yemek yediğiniz yerin havalandırılmasına dikkat ediniz, yemek kokuları olmasın.
  • Bulantı ve kusmayı artıran ses, görüntü ya da kokulardan uzak durunuz.
  • Yine de bulantı ve kusmanızı kontrol edemiyorsanız doktorunuzu bu durumdan haberdar ediniz.
  • Birçok yan etki gelip geçicidir. Eğer ısrar edecek olursa bundan doktorunu mutlaka haberdar etmelidir. Yerinde müdahalelerle beslenmeye bağlı yan etkiler düzeltilerek , hastanın kilosunu ve enerjisi korunmuş olur.
  • Bulantı giderici ilaçlar işe yaramıyorsa bundan mutlaka sağlık ekibinin haberi olmalıdır.